Çalışmalar belirlenen programın ilerisinde sürüyor
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un inşa ettiği Leningrad NGS-2 projesinde, VVER-1200 reaktörlü 4'üncü güç ünitesinin şantiyesinde önemli bir aşama gerçekleştirildi. Bu aşama, santralin güvenliği açısından kritik bir öneme sahip olan sistem elemanlarının bulunduğu binanın temel plakasının betonlama işleminin tamamlanmasıyla sonuçlandı. Özellikle yakıt yükleme makinesi kontrol panelinin yer alacağı bu bina, Leningrad NGS-2 projesinin "nükleer ada" olarak adlandırılan bölgesinde yer alacak yedinci tesis olacak.
Temel, 2.000 metrekarelik bir alanı kaplayarak 1.500 mm yüksekliğe sahip olarak inşa edildi. Bu inşaat sürecinde 950 tondan fazla çelik donatı ve 3.000 metreküp özel dayanıklı beton kullanıldı. Temel inşaatı, Tahribatsız kontrol yöntemiyle gerçekleştirilen ilk yedi günlük testlerin ardından sağlamlığını da doğruladı. Betondan yapılan temel, sonrasında tekrar kontrol edilerek gerekli incelemelerin yapılması sağlandı.
Titan-2 A.Ş.'nin Leningrad NGS Tesisleri Program Direktörü olan Konstantin Hudyakov, çalışmalara dair önemli bilgiler paylaştı. Hudyakov, "Dördüncü güç ünitesinin nükleer adasında inşa edilen tüm tesislerdeki çalışmalar programın ilerisinde devam ediyor" şeklinde konuştu. Şu anda ana çabaların temel plakalarının donatılması ve betonlanması üzerine yoğunlaştığını vurgulayan Hudyakov, güvenlik binasının temelinin planlanandan 23 gün erken hazırlandığını bildirdi. Bu başarının, malzemelerin zamanında teslim edilmesi, yeterli personel ve yüksek niteliklere sahip iş gücü, ayrıca projenin doğru bir biçimde planlanması ve tesisin süreçlerinin etkili yönetimi sayesinde mümkün olduğunu belirtti.
Hudyakov, aynı tempoda çalışmaya devam etmeyi planladıklarını söyleyerek, bu yılın Aralık ayı başına kadar nükleer adadaki yedi binanın temellerinin tamamen hazır olacağını ifade etti. Bu durum, Leningrad NGS-2 projesinin zaman çizelgesine bağlı kalınarak ilerlediğini ve projenin genel güvenliğinin artırıldığını göstermektedir.
Çalışmaların bu denli hızlı ve başarılı bir biçimde sürdürülmesi, nükleer enerjinin gelecekteki önemi açısından da dikkat çekmektedir. Nükleer santrallerin inşası, ulusal enerji politikalarıyla yakından ilişkili olup, çevresel etkilerin azaltılması ve yüksek verimli enerji üretimi açısından kritik bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla, Leningrad NGS-2 projesinin ilerleyişi, sadece Rusya için değil, global ölçekte enerji sektörünü de etkileyecek derecede önemlidir.
Sonuç olarak, Leningrad NGS-2 projesindeki gelişmeler, gelecekteki nükleer enerji santrallerinin güvenliği ve verimliliği için önemli bir iken, aynı zamanda ulusal enerji bağımsızlığı arayışının bir yansımasıdır.